Tüyler Ürpertici Görüntüleriyle Tanınan Yılanların En Ölümcül 10 Türü

Kara mamba yılanı dünyada en korkunç yılanlardan birisidir. İsimlerini, ağızlarının içindeki koyu-mürekkep renginden dolayı almışlardır. Ortalama uzunlukları 2,5 metre civarındadır ve Sahra altı Afrika’nın büyük bir bölümünde yaşar. Hızlı ve ölümcül olan bu mavi renkli yılanların yılda 20.000 kadar ölümden sorumlu olduğu düşünülmektedir, ancak kesin rakamlara ulaşmak zordur. Afrika’nın ölümcül yılanı olan kara mamba iki damla zehri ile bir kişiyi öldürebilir. Zehirleri üç parmak toksinleri sınıfına aittir, yani sinir hücrelerinin düzgün çalışmasını engelleyerek öldürürler. Tedavi olmadan bu yılandan bir ısırık hemen her zaman ölümcüldür. Kara mamba vakasında zehir, sinir hücreleri ve kas hücreleri arasındaki bağlantıda iletimini engeller ki bu felce yol açar. Zehir ayrıca kalp hücrelerine doğrudan bir etlisi olup ani kalp durmasına neden olur. Bu durum işaret parmağından ısırılan Afrikalı bir adamda görülmüştür. 2o dakika içinde hastaneye vardığında çoktan kalbi durmuştu. Doktorlar panzehir ile müdahale etseler de maalesef adamı kurtaramadılar.

1984 yılında Toxicon makalesinde yayımlanan makaleye göre, Bothropos Atrox yılanının bir ısırığı, ölmekte olan bir insanın vücudunun dokusunu siyahlaştırır. Merkez Afrika ile Güney Afrika yaşayan ve 1.2 ila 2.5 metre uzunlukta olan ve  6 kilo ağırlığında olan bu çıngıraklı yılanlar, 2001 yılında Toxicon makalesinde yayınlanan bir çalışmaya göre, Merkez Afrika’daki yılan zehri vakalarının yarasına sorumludur. Hatta bir ısırığı insanın kan kaybı uğramasına neden olur. Eğer bu size korkutmadıysa şunu göz önünde bulundurun: Bir dişi 90 vahşi yavru doğurabilir.

2017 yılında araştırmacılar, Biochimica et Biophycia Acta makalesine     yayınladıkları bir rapora göre, herpetlogist Karl Schmidt’in başparmağı, yavru Biophycia Acta tarafından ısırıldıktan yaklaşık 24 saat sonra gözünden, böbreğinden, kalbinden ve beyninden iç kanama geçirerek hayatını kaybetmiştir. Schmidt, Boomslang gibi arka dişli yılanların insanlara ölümcül sonuçlar doğuracağı bir zehir üreteceğini zannetmiyordu. Fakat yanılmıştı. Afrika’nın her yerinde bulunabilen bu yılan türü , özellikle Svaziland, Botsvana, Namibya, Mozambik ve Zimbabve’de yaşıyor. Yumurta şeklindeki kafası, büyük gözleri ve parlak yeşil desenli gövdesiyle Boomslang oldukça güzel bir görünüm sergiliyor. Tehdit edildiğinde ensesini iki katına kadar şişirir ve pullarının arasında parlak renkli bir deri parçası ortaya çıkarır. Boomslang’in ısırığının yarattığı ölüm tehlikesi gerçekten de korkutucu bir durum olabilir. Kurbanlar yoğun kas ve beyin kanamasına maruz kalır ve bunun da ötesinde, diş etleri ve burun delikleri ve hatta en küçük kesikler de dahil olmak üzere mümkün olan her çıkıştan kan sızmaya başlar. Kan ayrıca kurban ölene kadar dışkı, idrar, tükürük ve kusmuk yoluyla vücuda geçmeye başlayacaktır. Neyse ki, Boomslang için panzehir vardır.

Güney Avustralya’nın dağlarında ve çayırlarında yaşan doğu Kaplan Yılanı, ismini vücudundaki sarı ve siyah çizgiler den almaktadır fakat Avustralya Müzesi’ne göre, tüm popülasyonlar bu desene sahip değildir. Güçlü zehri, ısırıldıktan sadece 15 dakika sonra insanlarda zehirlenmeye neden olabilir ve yılda ortalama en az bir ölüme sebep olmaktadır.

Daboia Russelii, 25 Mart 2021 tarihinde PLOS Neglected Tropical Diseases dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, Hindistan’da yılda yaklaşık 58 bin ölüm vakasıyla sonuçlanan yılan ısırıklarının büyük bir çoğunluğunu oluşturuyor. 2021 yılında yayınlanan Toxin dergisine göre, bu yılan en tehlikeli ve en zehirli yılanlar arasında yer alıyor. Yılanın zehri, akut böbrek yetmezliği, şiddetli kanama ve çoklu organ hasarı gibi korkunç semptomlara yol açabilir; kurbanlar genellikle böbrek yetmezliğinden dolayı hayatını kaybetmektedir.

Testere pullu engerek yılanı olan Echis, Daboia Ruselli engereği ile birlikte Hindistan’daki ‘Büyük Dörtlü ‘nün en küçük üyesidir. Dergiden yapılan açıklamaya göre, yılanlara atfedilen klişeleşmiş ‘tıslama’ sesi yerine, bu engerek yılanı tehdit edildiğinde özel tırtıklı pullarını birbirine sürterek ‘cızırdamaya’ başlar ve bu engerek yılanı tarafından ısırılan bir kişi, bölgede lokalize şişlik ve ağrının ardından potansiyel kanama yaşayacaktır. Understanding Animal Research adlı eğitim derneğine göre, zehir kişinin kanı pıhtılaştırma yeteneğini bozduğundan, iç kanamaya ve nihayetinde akut böbrek yetmezliğine yol açacağını yazmıştır.

Bantlı Krait, gün boyunca yavaş hareket eder ve hava karardıktan sonra ısırma olasılığı çok daha yüksektir. PLOS Neglected Tropical Diseases dergisinde 2016 tarihli bir çalışmaya göre, yılanın zehri kasları felç edebilir ve diyaframın hareket etmesini engelleyebilir. Bu da havanın akciğerlere girmesini engelleyerek boğulmaya neden olabilir.

Londra’daki Doğa Tarihi Müzesi’ne göre kral kobra, dünyanın en uzun zehirli yılanıdır ve 5.4 metre uzunluğundadır. Smithsonian Enstitüsü’ne göre, bu yılanın etkileyici görme yeteneği sayesinde hareket halindeki bir insanı yaklaşık 100 metre uzaklıktan fark edebilir. San Diego Hayvanat Bahçesi’ne göre, tehdit altında bir kral kobra, boynundaki özel kaburga ve kasları kullanarak başının etrafındaki deriyi genişletir; ayrıca, başlarını vücut uzunluklarının yaklaşık üçte biri kadar yerden kaldırabilirler. Bu yılanın ünlülüğü, zehrinin gücünden çok, kurbanlarına enjekte ettiği miktarından kaynaklanmaktadır. Her ısırık yaklaşık 7 mililitre verir ve bu yılanlar genellikle arka arkaya üç veya dört ısırıkla saldırma eğilimindedir. Tek bir ısırık, bir insanı 15 dakika içinde öldürebilirken, yetişkin bir fili sadece birkaç saat içinde öldürebilecek kadar güçlüdür.

‘Kıyı Taypanı o kadar hızlıdır ki, farkına varmadan birkaç kez ısırılabilirsiniz. Ilıman ve tropikal kıyı bölgelerinin ıslak ormanlarında yaşayan bu yılan, tehdit edildiğinde tüm vücudunu yerden kaldırarak olağanüstü bir hassasiyetle dişlerini göstererek zıplar ve düşmanına zehrini enjekte eder. Australian Geographic dergisine göre, etkili bir panzehirin üretildiği 1956 yılından önce, bu yılanın ısırığı neredeyse her zaman ölümle sonuçlanıyordu.

İçbölge Taypanı en zehirli yılanlardan biridir ve sadece az bir miktarıyla avını öldürebilir. Genellikle Queensland ve Güney Avustralya’nın taşkın yataklarındaki kil yarıklarında yaşarlar ve hayvanların önceden kazılmış yuvalarını tercih ederler. Avustralya Müzesi’ne göre, İç Taypanı insanlarla pek etkileşime girmez, çünkü genellikle Kıyı Taypanından daha uzak bölgelerde bulunur. Tehdit altında hissettiğinde hızlı bir ısırıkla veya birden fazla ısırıkla saldırabilir ve vücudunu sıkı bir S şeklinde sarar. Zehrini diğer türlerden ayıran önemli bir bileşen, hyaluronidaz enzimidir; bu enzim, toksinlerin kurbanın vücuduna daha hızlı emilimini sağlar.’